Ege Üniversitesi 70. Yıl Kariyer ve Bilim Şenliği kapsamında, “Ege Tıpta Multidisipliner Yaklaşım ve Akademik Girişimcilik” başlıklı seminer düzenlendi.
EÜ Fen Fakültesi Konferans Salonunda gerçekleştirilen oturumun koordinatörlüğünü EÜ Tıp Fakültesi Başhekim Yardımcısı Prof. Dr. Tahir Atik üstlenirken, seminerde Tıp Fakültesi Biyofizik Anabilim Dalı öğretim üyesi Doç. Dr. Özkan Doğanay ve Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özgür Yeniel konuşmacı olarak yer aldı. Etkinliğe, Tıp Fakültesi Dekan Yardımcılar Prof. Dr. Burcu Barutçuoğlu, Güneş Ak, EÜ Kariyer Planlama ve Başarı Koordinatörü Öğr. Gör. Ebru Kalyoncu, alanında uzman akademisyenler ve çok sayıda öğrenci katıldı.
Oturumun açılışında konuşan Prof. Dr. Tahir Atik, “Seminerimizde; dünya çapında işler üreten ve bilimsel kariyerinin yanında akademik kariyerini başarıyla sürdürürken bir yandan da girişimciliğini ortaya koyan hocalarımızı dinleyerek, kariyer planlaması içerisinde sadece hizmet etmenin ve akademinin olmadığını; birikimin bir şekilde ürüne yansıyabileceğini anlayacağız. Öğrencilerimiz bu paylaşımlardan ilham alarak, kariyer planlamalarının sadece akademik hizmetle sınırlı olmadığını, aynı zamanda üretime ve yeniliğe de kapı aralayabileceğini görecekler. Belki de bu seminer, gelecekte büyük başarılara imza atacak gençlerimizin yolculuklarının ilham kaynağı olacak” dedi.
“Uzmanlaşın ve multidisipliner çalışmalara açılın”
Doç. Dr. Özkan Doğanay, “Başarılı bir akademik kariyer için erken dönemde araştırmalara dahil olmak ve sürekli yayın yapmak hayati önem taşıyor. Aziz Sancar ve Uğur Şahin gibi isimlerin yolları da gösteriyor ki, lisans seviyesinden itibaren araştırmalara katılmak ve kaliteli dergilerde yayın hedeflemek geleceğinizin temellerini atıyor. Yayınlar, akademisyenliğin olmazsa olmazıdır; sadece çalışmak değil, somut çıktılar üretmek esastır. Yüksek lisans ve doktora süreçleri kesintisiz devam eden bir öğrenme ve üretim yolculuğudur. Bu süreçte mobilite, yani farklı kurum ve ülkelerde deneyim kazanmak, kariyerinizi zenginleştirecek ve size yeni bakış açıları kazandıracaktır. Unutmayın, bu bir mesai doldurma değil, her saatte somut bir değer yaratma sürecidir. Uzmanlaşın ve multidisipliner çalışmalara açılın” diye konuştu.
Multidisipliner çalışma ve uzmanlık alanını birleştirmenin önemini vurgulayan Doç. Dr. Özkan Doğanay, “Akademik kariyerde bir diğer önemli nokta, kendinize bir uzmanlık alanı oluşturmak ve bunu farklı disiplinlerle birleştirmektir. Kendi alanım olan akciğer görüntüleme üzerinden örnek verecek olursam, bu alandaki bilgi birikimimi güncel ihtiyaçlarla, örneğin iklim değişikliği gibi küresel sorunlarla ilişkilendirerek yeni çözümler üretiyorum. Hatta görüntüleme uzmanlığımı Ziraat Fakültesinden bir hocamızın bitki kök gelişimini gözlemleme ihtiyacıyla birleştirerek tamamen yeni bir proje ortaya koyabiliyorum. Bu, interdisipliner çalışmanın gücünü gösterir. Bir uzmanlık alanı edinmek ve sürdürmek yıllar alsa da, onu diğer disiplinlerle birleştirdiğinizde çok daha büyük ve başarılı işlere imza atabilirsiniz. Unutmayın, akademik kariyerinizde sadece bilimsel birikiminizle değil, aynı zamanda bu birikimi nasıl ürüne dönüştürdüğünüz ve girişimcilik ruhunuzla da öne çıkabilirsiniz. Umarım bu tavsiyeler, kariyer planlaması yapan siz değerli öğrencilerimize ilham verir. Belki on yıl sonra ‘Ben de bu toplantıdan heveslendim ve böyle işler ürettim’ diyenlerden biri siz olursunuz” dedi.
“İdrar kaçırma problemi ve uzaktan tedavi yaklaşımı”
Konuşmasında kadınlarda idrar kaçırma problemi ile ilgili projesinden bahseden Prof. Dr. Özgür Yeniel, “Özellikle kadınlarda idrar kaçırma (üriner inkontinans) problemiyle ilgileniyorum. 2018’de başlayan bir patent fikriyle birçok proje yürüttük, ürün geliştirdik. İdrar kaçırma, kadınların hayat kalitesini ciddi şekilde bozan ve yaşla birlikte sıklığı artan yaygın bir sağlık sorunu. Mevcut tedavi algoritmaları dört yılda bir güncelleniyor ve 2023’teki bir değişiklik, daha önce üçüncü basamakta yer alan bir tedaviyi (ciltten uygulanan, kolay ve ucuz bir yöntem) ilk basamağa taşıdı. Türkiye’de yaklaşık 5 milyon kadının bu problemden mustarip olmasına rağmen, haftada bir hastaneye gelmeyi gerektiren mevcut tedavi yöntemleri pratik değil. 2019’da okuduğum bir makale, hastalara sadece telefonla iletişim kurarak dahi tedavi başarısının yüzde 400 arttığını gösterdi. Bu durum, kadınların ilgi ve alaka ile tedavide teşvik edilmeye ihtiyaç duyduğunu ortaya koydu ve beni uzaktan tedavi fikrine, hastaya ‘seni görüyorum, ne yaptığını biliyorum’ güvenini vererek nasıl uygulayabiliriz sorusuna yöneltti” diye konuştu.
Etkinlik sonunda EÜ Kariyer Planlama ve Başarı Koordinatörü Öğr. Gör. Ebru Kalyoncu tarafından konuşmacılara “Teşekkür Belgesi” takdim edildi.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı